bugün
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi11
- selahattin demirtaş'ın 42 yıl hapis cezası alması10
- anın görüntüsü17
- türklerden adam çıkmaması13
- okula bikiniyle gelen kız9
- sözlükteki erkek nüfusu9
- ruh varsa neden görünmüyor10
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil29
- türklerin çok kolay devlet kurması12
- filistin'in türklere ihanetleri sıralı tam liste24
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı22
- üstteki yazarla nereye gitmek isterdin8
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri25
- mesajın altlarda kalmış kusura bakma diyen kadın10
- karadeniz bölgesinde yaşamak13
- arkadaşlar bu alınır mı8
- buluşunca sürekli derslerden konuşan erkek8
- bu başlıkta konya'yı övüyoruz16
- yemek yemeyi sevmeyen insan8
- ileride evleneceğiniz kişi şuan ne yapıyor9
- nişanlı kalmanın saçma olması12
- icardi190513
- akp chp yakınlaşması12
- tayyip erdoğan'ın israil anadolu'ya girecek demesi21
- beni özlediniz mi8
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması16
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı13
- karşı cinse giyim önerileri16
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım20
- maca sekiz13
- en obez özelliğiniz17
- mauro icardi'nin karısı8
- larisalisa'nın parayla şukulatması8
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi12
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası19
- şampiyonluk için yanak okşatmak52
- gençler iş beğenmiyor8
- sevdiğiniz sözlük yazarları16
- kızılcık şerbeti dizisi12
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak8
- embesil yazarlar8
- en nefret edilen yazarlar8
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin14
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- larisalisa15
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- aç karnına poğaça yemek11
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması19
entry'ler (67)
görsel
Korkuteli barajı.
Korkuteli barajı.
-Benim adım ilyas, kamyonumun adı aldırma gönül. Senin adın ne alyazmalım?
Yarın yine aynı saatte aynı yerde çamura saplansam yardıma gelir misin?
https://youtu.be/XaUbrpAwrFs
Yarın yine aynı saatte aynı yerde çamura saplansam yardıma gelir misin?
https://youtu.be/XaUbrpAwrFs
Her ne kadar tanrı ve mizah kelimeleri birbirine oldukça uzak görünse de olaya bir de şu açıdan bakalım.
Tanrı yaratıcıdır. insanı ve diğer varlıkları, kelimeleri, duyguları, düşünceleri ve hatta mizahı bile varoluşta yaratmıştır. Çünkü her şey onun bilgisi dahilinde gerçekleşir.
Yaratılışta insanın hangi durumlara ne tepki vereceğini, ne karşısında gülmesi gerektiğini, neyin karşısında ağlaması, öfkelenmesi vb. tepkiler vermesi gerektiğini belirlemiştir. iyi ve kötü kavramları bile tanrının insanın içine yerleştirdiği varoluşsal duygulardan kaynaklanır.
Bu şartlar altında çok güldüğünüz bir komedeyenin esprilerinden tutun da ironisinden ve mizahından ötürü internet fenomeni haline gelmiş bir videoya kadar bütün mizahi anlayışlar aslında tanrının iradesi altında gerçekleşen olaylardır.
Bu sebeple tanrının aslında cem yılmazdan çok daha iyi bir komedyen olduğunu söyleyebilirsiniz.
Tanrı yaratıcıdır. insanı ve diğer varlıkları, kelimeleri, duyguları, düşünceleri ve hatta mizahı bile varoluşta yaratmıştır. Çünkü her şey onun bilgisi dahilinde gerçekleşir.
Yaratılışta insanın hangi durumlara ne tepki vereceğini, ne karşısında gülmesi gerektiğini, neyin karşısında ağlaması, öfkelenmesi vb. tepkiler vermesi gerektiğini belirlemiştir. iyi ve kötü kavramları bile tanrının insanın içine yerleştirdiği varoluşsal duygulardan kaynaklanır.
Bu şartlar altında çok güldüğünüz bir komedeyenin esprilerinden tutun da ironisinden ve mizahından ötürü internet fenomeni haline gelmiş bir videoya kadar bütün mizahi anlayışlar aslında tanrının iradesi altında gerçekleşen olaylardır.
Bu sebeple tanrının aslında cem yılmazdan çok daha iyi bir komedyen olduğunu söyleyebilirsiniz.
Bilinç ve varoluşu 'bilincin varsa varsın, yoksa yoksun' gibisinden ilkel bir denklemle açıklamak saçmalıktır.
doğumundan öncesini hatırlayamaman daha önceden var olmadığını kanıtlamaz. buna bağlı olarak öldükten sonra zihinsel faaliyetlerini kaybetmen de varoluşunun sonlanacağı anlamına gelmez. eğer varlık yalnızca zihinsel faaliyetlerle açıklansaydı tanrıya da bir zihin, bir beyin biçmen gerekirdi. Oysa tanrı bunlardan münezzehtir. insana biçilen sıfatlarla tanrıyı değerlendiremezsin.
ha yok ben tanrıya inanmıyorum diyorsan bu durumda hayatına son vermemen için hiçbir neden yok. geride bırakacağın insanlar, duygular, yaşanmışlıklar vs hepsi bir gün yok olacak.
eğer ki tanrıya inanmasaydım yapacağım en mantıklı hareket intihar etmek olurdu. direk kurtuluş oh mis.
ölümden sonra yok olacağına inanan arkadaşları boğaz köprüsüne davet ediyorum.
Edit: intihar etmenin mantıksız olduğunu düşünen arkadaşlar için
Sadece bir kere yemek yeme fırsatınız olduğunu düşünün. O yemeği yedikten sonra bir daha yemek yiyemeyeceksiniz ölesiye kadar. Ha çok yemişsiniz ha az. Sonuçta er geç acıkacak ve yiyecek birşey bulamadığınızda öleceksiniz. Midesinin alabildiği kadar yeme isteği duyan arkadaşların düşüncelerini anlayabiliyorum. Yediğim ne kadar uzun süre beni ayakta tutarsa kârdır düşüncesiyle bakıyorlar olaya. Oysa büyük resmi görmek çok da zor değil. Milyarlarca yıllık evren, ve yaşam döngüsünde senin ömrün o kadar az ki. Ha 20 yıl yaşamışsın ha 60. Geçmişe dönüp baktığında 'zaman su gibi akmış be gülüm' diyorsan emin ol 20 yıl ve 60 yıl arasında hiç bir fark yok.
doğumundan öncesini hatırlayamaman daha önceden var olmadığını kanıtlamaz. buna bağlı olarak öldükten sonra zihinsel faaliyetlerini kaybetmen de varoluşunun sonlanacağı anlamına gelmez. eğer varlık yalnızca zihinsel faaliyetlerle açıklansaydı tanrıya da bir zihin, bir beyin biçmen gerekirdi. Oysa tanrı bunlardan münezzehtir. insana biçilen sıfatlarla tanrıyı değerlendiremezsin.
ha yok ben tanrıya inanmıyorum diyorsan bu durumda hayatına son vermemen için hiçbir neden yok. geride bırakacağın insanlar, duygular, yaşanmışlıklar vs hepsi bir gün yok olacak.
eğer ki tanrıya inanmasaydım yapacağım en mantıklı hareket intihar etmek olurdu. direk kurtuluş oh mis.
ölümden sonra yok olacağına inanan arkadaşları boğaz köprüsüne davet ediyorum.
Edit: intihar etmenin mantıksız olduğunu düşünen arkadaşlar için
Sadece bir kere yemek yeme fırsatınız olduğunu düşünün. O yemeği yedikten sonra bir daha yemek yiyemeyeceksiniz ölesiye kadar. Ha çok yemişsiniz ha az. Sonuçta er geç acıkacak ve yiyecek birşey bulamadığınızda öleceksiniz. Midesinin alabildiği kadar yeme isteği duyan arkadaşların düşüncelerini anlayabiliyorum. Yediğim ne kadar uzun süre beni ayakta tutarsa kârdır düşüncesiyle bakıyorlar olaya. Oysa büyük resmi görmek çok da zor değil. Milyarlarca yıllık evren, ve yaşam döngüsünde senin ömrün o kadar az ki. Ha 20 yıl yaşamışsın ha 60. Geçmişe dönüp baktığında 'zaman su gibi akmış be gülüm' diyorsan emin ol 20 yıl ve 60 yıl arasında hiç bir fark yok.
Nietzsche nin zerdüştünden önce (bkz: Böyle buyurdu zerdüşt) felsefe hocamın okumamı tavsiye ettiği kitaptır. Bir asır sonrasının adamı olan nietzsche nin duygusal zayıflıklarını, dr. breuerla olan 'güç' savaşını ve freudun psikanalizlerini etkileyici bir kurguyla anlatır. Kitapta beni en çok etkileyen unsurlardan biri 'arzu' olgusuydu. insanın arzu edilenden çok 'arzu etmeye' aşık olduğunu ve arzu edilenin bir merdivenin basamakları gibi her adımda bir üstteki konuma varmak istenmesini, her zaman daha yukarıyı ve daha iyiyi hayal edilmesini, kısacası kendi benliğimizin maymun iştahlılığını gözümüze sokuyor. Zira bunun kitaptaki örneği şehrin en güzel kadınlarından biriyle evli olan dr. breuer un mutlu bir yuvası evi vs. olmasına karşın tedavi ettiği hastası betty e sapkın bir ilgi duymasıdır. Bu sebeple nietzscheyle bir tür mutualist dostluk başlar ve olaylar gelişir. Unutmadan kitapta nietzsche nin aşık olduğu karakter 'lou salome' de dönemin özelliklerine göre oldukça güçlü, felsefe yapabilen ve cesur bir postmodern kadın figürüdür. Nietzsche nin bu karaktere ilgi duyması da yine güç olgusundan kaynaklanır.
Slow cheetah şarkıları pek bilinmez ama o da efsanedir.
ilkokulda çeçen bir arkadaşım vardı. Adı cevher. Babası komutanmış sanırım öyle diyordu. Şehit olmuş babası antalyaya mülteci olarak gelmişler annesi ve kardeşleriyle. Az uz bi türkçesi vardı ama iyi arkadaş olmuştuk. Bana parıltılı yeşil bi uçlu kalem hediye etmişti. Tabi ilkokulda öğretmenler uçlu kalem kullanmamıza kızıyordu. Sınıf öğretmeni kalemi elimden almıştı. Cevher şimdi nerede ne yapıyor bilmiyorum okula geldikten 2 ay kadar sonra bir daha gelmedi zaten..
Aldığım gün bitirdiğim ve etkisinden uzun zaman çıkamadığım sabahattin ali nin şaheseridir.
Açıkçası daha önce hiç bir kitapta bir karakterle kendimi bu kadar özdeşleştirmemiştim. Resmen raif efendide kendimi bulduğumu söyleyebilirim. Belki de her asosyal platonik erkeğin hissettiği şeylerdir bunlar. Bilemem. Ama gerek psikolojik tahliller olsun gerek olaylar gerek duyguların bu denli yoğun anlatımı kitabı gerçekten konuşulduğu kadar yapıyor.
Kitabı bitirin, sahaf sahaf gezip kuyucaklı yusuf aramazsanız ben de bir şey bilmiyorum.
Açıkçası daha önce hiç bir kitapta bir karakterle kendimi bu kadar özdeşleştirmemiştim. Resmen raif efendide kendimi bulduğumu söyleyebilirim. Belki de her asosyal platonik erkeğin hissettiği şeylerdir bunlar. Bilemem. Ama gerek psikolojik tahliller olsun gerek olaylar gerek duyguların bu denli yoğun anlatımı kitabı gerçekten konuşulduğu kadar yapıyor.
Kitabı bitirin, sahaf sahaf gezip kuyucaklı yusuf aramazsanız ben de bir şey bilmiyorum.
Mor karbasi-La galana i la mar.
Sistem kölesi beyanıdır.
Lanet olsun gump bu, bu zamana kadar aldığım en iyi cevaptı. Senin ıq un heralde 130 falan olmalı.
Konuşmayı başarılı bir şekilde yaptığını varsayamazsın. Çünkü buna göre sesin iletiminin de ışık hızında olması gerekir. Sen ışık hızında gidiyorsan ses ağzından çıktıktan sonra ahizeye ulaşmayacaktır bile. Sesin hızı ortama göre sabittir. (Saniyede 340 m yanlış hatırlamıyorsam).
Yani varsayarsan fizik kuralları alt üst olmuş olur. Bu sebeple herhangi bir yorum yapamazsın.
Yani varsayarsan fizik kuralları alt üst olmuş olur. Bu sebeple herhangi bir yorum yapamazsın.
Rhcp- Slow cheetah.
Sabahattin ali
Eser farkermez.
Eser farkermez.
işte dram budur sayın sözlük yazarları.
Ha ilk yarı çıkmışsın ha 90 artıda. Sonuçta herkes maçı bitirecek. Tezahüratlar bile maç sonunda yerini sessizliğe bırakacak..